MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Bahçeli’nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
“Türkeş Bey’in iki emaneti olan MHP ve Ülkü Ocakları, onca operasyona rağmen dimdik ayaktadır. Bilinsin ki; kıyamete kadar da yaşayacaktır. Karşımıza çıkan fitnecilerin azı dişini ya sökeceğiz, ya kıracağız. Hiçbir hıyanete boyun eğmeyeceğiz. 55 yıl içinde MHP’nin başarısı için ter döken, emek veren, mücadele eden her dava arkadaşımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Bitmeyen onur ve gururla, nice 55 yıllara ulaşmayı Rabbimden temenni ediyorum.
“UZAYA DA TÜRKÇE BAKMANIN VAKTİ GELMİŞTİR”
Alper Gezeravcı kardeşimize vatanına hoş geldin diyor, Türk çocuklarının gelecekte uzaya çıkmalarını diliyorum. Hayal ettiğimiz her şeyin vakti geldiğinde gerçeğe dönüşeceğine inanıyorum. Dünyayı Türkçe okumanın yanında artık uzaya da Türkçe bakmanın vakti gelmiştir. O vakit Türk devrinde, Türkiye Yüzyılı’nda tecessüm edecektir.
MHP için cihan hakimiyetinin yanı sıra uzay hakimiyeti mefkuresinin de perdesi açılmıştır. Bu mefkureyi keskin zeka, hızlı sezgi, güçlü idrak ve irade sahibi Müslüman Türk milleti sahiplenecek, bayrak gibi taşıyacaktır.
“AŞAĞILIK KOMPLEKSİNE KAPILANLARI HAYATIMIZDAN ÇIKARALIM”
Türk ve Türkiye Yüzyılı, barış ve huzur içinde yaşamanın, yüksek hedefleri milli birlikle yakalamanın muazzam imkanlarıyla doludur. Yeter ki ağızları palavra ambarından ibaret olanlara kulak asmayalım. Yeter ki aşağılık kompleksine kapılanları hayatımızdan çıkaralım.
İçe kapanırsak, birbirimize düşersek, kutuplaşırsak; dahası çağın gelişmelerini yorumlamakta geç kalırsak çok ağır bedeller ödememiz kaçınılmazdır.
ÖZGÜR ÖZEL’E “DEM” YANITI
MHP’nin medeniyet tasarımı, millet tarif ve tahlili, malum siyasi partilerin anlayamayacağı kadar derindir. Türkiye düşmanlarının tadilatından geçip, kaynağıyla bağını koparan muhalefet partilerinin, sığ ve kısır bir polemik gündeminde sürüklenmeleri, seçenek ve ümit olmaktan çıktıklarının göstergesidir.
Ne CHP’nin ne de silik gölge gibi duran diğer muhalefet partilerin gündemi, ülkemizin gerçekleriyle örtüşmemektedir. Muhalefet siyasi iflas bayrağını çekmiştir. Özgür Bey, demli çay içip içmediğimizi merak etmiş. Boşuna zahmet etmesin… Çayı severiz, doktorların tavsiyesine uyarak; açık olursa daha da severiz. Ancak demin çayda, yemin at da olmasını bekleriz. Özgür Bey maşallah ayakkabı mağazası gibisiniz. Allah için sizde her ayağa uygun bir numara olduğu görülüyor.
“BU DEM BAŞKA DEMDİR”
Özgür Bey, canın demli çay mı çekiyor. Senin için de bir bardak çay ayıralım. Ama demi çaydan başka bir maksatla istersen kusura kalma; duyacağın laflara ise sakın alınma. Söylediğimiz sözler sana ağır geliyorsa üzülme… Bu sene olmadı seneye hazmedersin. Demli çay baş göz üstüne ama demlenmiş bir siyasete elbette her zaman hayır diyoruz. CHP’nin demlenmesi çayın dem alması gibi değildir. Bu dem başka demdir.
31 Mart seçimlerine 48 gün kala, CHP kısık ateş altında gizli pazarlıklar sarmalında, sandık ittifakı kisvesiyle DEM’in yani PKK’nın çekim alanına girmiştir. Bunun dışında ne söylense beyhudedir. Saklı gerçekler, kirli ilişki ağları uyanık ve şuurlu vicdan sahibinin dikkatinden kaçmayacaktır. 31 Mart seçimlerinde alayının foyası ortaya çıkacaktır. 31 Mart’ta Cumhur İttifakı, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini yerel yönetimle kenetleyecektir.
“KILIÇDAROĞLU’NUN AHI TUTACAK”
DEM’in İstanbul’da yaptığı ayak oyunları; sahnenin önünde sözde aday çıkarıp, sahne arkasında CHP ile el ele vermesi işe yaramayacaktır. Demlenmiş CHP, Türkiye’den kopmuştur. Görevdeyken muhalefet etmiş olsak da, sınıf arkadaşım Sayın Kılıçdaroğlu’nun ahı tutacak.
Cumhur İttifakı’nın Küçükçekmece Belediye Başkan Adayımızın seçim çalışmaları esnasında yapılan ve demokrasimizi de hedef alan silahlı saldırıyı buradan lanetliyorum. Hiç kimse merak buyurmasın… 48 gün sonra zilletin yönetimi altında bulunan belediyeler küllerinden yeniden doğacak.
“BÜYÜKERŞEN KEŞKE TEMİZ MAZİSİYLE ANILSAYDI”
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in eğer beyni sulanmamışsa, izahı ve ifadesi olmayan, tekrarından yüzümüzün kızaracağı, gündeme bomba gibi düşen aşağılık sözleri, CHP’nin maalesef özetidir. Büyükerşen siyasi hayatını noktalamak üzeredir. Keşke temiz mazisiyle anılsaydı. Osmanlı İmparatorluğu’nu karalamaya teşebbüs etmek bir Haçlı kafasıdır. Sırp Sındığı’nın Kosova’nın, Varna’nın ve Mohaç’ın acısını unutmayanların Büyükerşen’in şahsında mücessem haline gelmesi utançların en utancıdır. Yazıklar olsun diyorum… Yaşından başından da mı utanmadın. Bizans varislerine, Haçlı yanaşmalarına verilecek cevabın tarihi 31 Mart 2024…”