– Fenerbahçe iç sahada gene zorlandı ve bir son dakika golüyle üç puanı kapabildi… Ne oldu Fenerbahçe’ye?
– Fenerbahçe ligin ilk yarısında süper maçlar oynadı… Maç başladı, önde bastı, sürekli baskı kurdu, rakibe nefes aldırmadı, ilk 30 dakikaya genelde 2-3 gol sığdırdı ve rakiplerini adeta “pes” ettirdi…Şimdi görüntü tam tersine döndü… Kadıköy’de Fenerbahçe değil, rakipler önde basıyor, Fenerbahçe’nin rahat çıkmasını engelliyorlar… Fenerbahçe orta sahasını kolay geçiyorlar, Fenerbahçe golcülerine alan bırakmıyorlar…
– Peki niye?
– Fenerbahçe yoruldu… Önde oynayanlar zaten yaşlı oyuncular… Tadiç ile Dzeko başlangıcın tazeliği ve diriliği ile ligin ilk yarı maçlarında yaşlarını ve ağırlıklarını hissettirmediler… Aksine çok da iyi işler yaptılar… Hücumda bir de kendilerine ele – avuca sığmayan Szymanski katılınca, pozisyona girmek, gol atmak Fenerbahçe için bir sıkıntı olmaktan çıktı… Hücumda şimdi yorgun iki adam ve süper formsuz Szymanski var…
– Sadece bu mu ?
– Hayır değil… Orta saha öne top taşıyamıyor… Rakip savunmaların arkasına top atamıyor, oralara golcüleri sızamıyor… Gereksiz ve yararsız paslarla hücuma çıkmaya çalışıyor… Galatasaray’ın üç pasta gittiği rakip ceza alanı ve çevresine Fenerbahçe 7-8 pasta gidebiliyor… Ne oluyor o zaman? Rakip kapanıyor, sana boş alan bırakmıyor…
– Bu Fred’in yokluğundan mı kaynaklanıyor?
– Fenerbahçe’de Fred’in fark yarattığı kesin… Sıradışı bir oyuncu… Ancak futbol bu, adı üstünde takım oyunu… Herşey bir Fred’e bağlıysa bu kadar futbolcu niye alındı, bu kadar iddialı transferler niye yapıldı?
– Büyük umutlarla alınan Kruniç çok eleştiriliyor…
– Kuruniç’ten bir Fred olmasını bekleyemezsin… Ama sahada bu kadar etkisiz kalmasını da bekleyemezsin… Öne oynayamıyor, savunma yapamıyor, orta alanda “caydırıcı güç” olamıyor… Sen Crespo’yu, Lincoln’u gönderip Kuruniç’i alıyorsan bu işte bir yanlış var demektir… Kuruniç’in oynadığı iç saha maçlarının sonuçlarına bakın… Samsunspor: 1-1, A. Gücü: 2-1, Alanyaspor: 2-2, Kasımpaşa: 1-1… Fenerbahçe’nin golcülerinin durduğunu konuşuyoruz da, savunmada her maçta gol yemeyi alışkanlık haline getirdi… Ondan sonra ayıkla pirincin taşını…
– Madem Fenerbahçe’nin ligin ilk yarısındaki güçlü oyunu ciddi anlamda geriye gitti, o zaman nasıl oluyor da deplasmanda kazanmaya devam ediyor?
– Ev sahibi takımlar Kadıköy’de olduğu kadar kapanmıyorlar… Kendi sahalarında oynadıkları için öne çıkmaya çalışıyorlar… O zaman Fenerbahçe hücumda rakip savunmaları daha az adamla ve daha açık alanda yakalıyor…
– Fenerbahçe’nin hava toplarında etkisiz kalışı da eleştiriliyor…
– En büyük sıkıntılardan biri bu… O kadar korner kazanıyorsun, sayısız faul atışı kullanıyorsun, ama birine çıkıp vurup golü yapamıyorsun… Sezon başından beri bu var… Hep söyledim, Kuruniç’e bu kadar para sayacağıma, o parayı çok atletik, hava toparında etkili, rakip stoperleri kafa kafaya tokuşturan, ön direk, arka direk koşuları yapabilen, yüksek toplara egemen bir santrafor alırdım…
– Eleştiriler tamam , peki önerileriniz var mı ?
– Elbette var… Mert Müldür ne yaptı da tam da formunun zirvesindeyken kesildi… Bir suça mı karıştı, adam mı öldürdü? Mert’i kestin, getirdin sağa Ferdi’yi koydun… Sağdaki Ferdi ile soldaki Ferdi arasında dağlar kadar fark var… Bu değişiklik ile hem Mert’i, hem Ferdi’yi kaybettin… Mert’i sağa koyarım, solda Osterwolde ile devam ederim, Ferdi’yi orta sahaya çekerim… Öne oynuyor, adam eksiltiyor, araya top bırakıyor, iyi vuruyor… En azından denerim… Zaten orta saha “imdat” diye bağırıyor… Denesene? Yapmıyor Hoca… Alışkanlıkların dışına kolay çıkamıyor… Şimdi Osayi Samuel gelecek… Osayi sağ önden, sağ savunmaya evrilen bir oyuncu… Koy Mert’i geriye, koy Osayi Samuel’i önüne… Zaten İrfan Can sakat… Cengiz istikrarsız, hiç olmazsa yeni bir alternatif yaratmış olursun…Yapmıyor, bunları denemiyor, alternatif üretemiyor hoca…
– Kasımpaşa maçında son dakika penaltısı çok eleştirildi , eleştiriler devam ediyor…
– Maçta dört majör hakem kararı var… 1- Dzeko’nun ofsayt gerekçesi ile iptal edilen golü… Karar doğru, gol ofsayt… 2- Prozo’nun Ferdi’ye faulu… Hakem “devam” dedi… Oysa Prozo önce Ferdi’yi bozdu, sonra topa vurdu… Pozisyon faul… Ama ceza alanı dışında… Penaltı değil, frikik… 3- Mamadu Fall’ın ceza alanı çizgisi üstünde Osterwolde’ye müdahelesi… Fall bu pozisyonda diziyle ve orantısız bir darbeyle Osterwolde’yi bozuyor… Hareket ceza alanı çizgisi üstünde… Çizgiler ceza alanına dahil olduğuna göre, pozisyon penaltı… Hakem topu dışarı taşıyıp frikik atışı verdi… 4 – Son dakika penaltısı: Topun Yunus Emre’nin koluyla temas ettiğini kesin olarak söyleyen yok… Temas etmediğini de kesin olarak söyleyen yok… Ama dikkatimi çekti, bu pozisyona Fenerbahçeli tek oyuncu “El-kol” diye itiraz etmedi… Sadece Çağlar elini kaldırdı, O da el – kol hareketi yapmadı, sanki korner diye el kaldırdı… Bu penaltı beni vicdanen rahatsız etti… Vermese daha iyi olurdu… Zaten hakem vermedi, VAR çağırdı… Sanırım VAR, birkaç dakika önce yaşanan Osterwolde’nin pozisyonu daha dikkatli bakınca gördü, penaltı olduğunu anladı ve son dakikadaki Yunus Emre’nin pozisyonu için bir “telafi penaltısı” yaratmak adına hakemi VAR’a çağırdı… Bu penaltıyı Fenerbahçe’nin, Galatasaray’ın aleyhine veremezsiniz… O zaman Kasımpaşa’nın da aleyhine de vermeyeceksiniz… Yanlışı yanlışla düzeltemezsiniz… Madem alınteri, emek diyoruz, madem hakça bir yarış diyoruz, o zaman her takıma eşit mesafede olacağız… Oluyor muyuz, olmuyoruz… Olabilirmiyiz, olamayız… İşin gerçeği bu …